Bizim Bahçenin Yaz Halleri 2014

Bahçeli bir ev hep hayalimdi ama ya o zamanlar öcek böcek fobim yoktu yada bu kadar içiçe olmadığımdan olsa gerek bu kadar doğal yaşam ile yaşamaya alışık değildim ;))

Gerçi hala alışamadım öcek böcek kısmına :)) Uçan sinekten , böcekten , hatta büyük karıncalardan bile korkar oldum :)

Ama burda uçan bir koca sinek benzeri bişiler var ki feci feci :(

İşte o böcek senin bu böcek benim diye diye geçiyor günler ....

Bahçeyi süslemek en sevdiğim şey ....

Bu sene bizim minik oğlan yüzünden kapı giriş yoluna çiçek ekememiş olsamda saksılar biraz işimi gördü :) gerçi onlar da Uras'dan nasibini aldılar geçen gün :) 

Saksıların yanında top oynayan Uras arkamı döndüğümde saksı ile yuvarlanmış durumdaydı :)) 

Neyse ki bu sene çiçek masrafımız azaldı :)) 

İşte bunlar da bizim bahçenin bu sene ki karelerii....

Bebeğim Büyüyor

Evet büyüyoruz sanırım:))

Uras ayakta sallama yöntemi ile uyuyordu.Eğer anneannemiz bizde ise kesinlikle Uras'ı uyutmak onun işiydi:) Çünkü geçen sene bacağımda yaşadığım bir sorun sonrası ayakta sallamayı yasaklamıştı doktorum , biraz işime gelmişti Tabiii kendim dışında kim varsa yanımda Uyutma işi ona aitti :))

Günler geçti Uras büyüdü hatta artık ayakta sallamasak dediğim günlerde bi denesek ya dedim.

Aslında çok da plansız ve programsız olarak Uras 'ı koynuma alıp hafif pişpişlemeye başladım biraz sonra benim sarı kafa uyumuştu bile :)

Bir kaç gece daha denedim bunu evet evet gayet başarılı idi sonuç:)

Hatta geçen gün yazlıkta babası , o ve ben yatağımıza yattık , sütünü içen Uras bir süre sonra bizimle beraber koca adam gibi uykuya dalmıştı bile bende artık Huzurla uyuyabilirdim :))

20 aylık bir bebek olarak Uras artık sütünü içip uyuyabiliyordu yaşasın özgürlük :)

Büyümeyen Çocuk :)

Insan bazen bazı kararlar almak ister , belki hayatının gidişatını değiştirmek , kaderine müdahale etmek ....

Yüzyüze geldiği bir karar vermesi gereken zamanlar olur işte ....

Anne olduğun zaman hep ertelenir bu kararlar , hep biraz daha büyüsün , daha çok savunmasız,çok küçük vb cümleler söylenir durur ....

İşte bende de böyle bu ara:)

Önce diyorum ki biraz büyüsün 

Sonra diyorum "şöyle bi 7-8 yaşına gelsin"

-Yok yok o zamanda erken 

.........

-Eee 10 olsun bari 

................

-Ee 15 

....

-Yok ya en azından kendi ayakları üstünde dursun o zaman ....

:))

Evet evet aynen öle diyor kalbimde beynimde

İşte annelerin gözünde büyümeyen cocuk böyle oluyor demek kiiiii:)

Bu demek oluyor kiiiii kararlar hep ertelenmeli takiiiii o büyüyene kadar :))

Hiç büyümeyen çocuk doğurmuşum demek ki :))

Sevgiyle 

Su ile ilk imtihan :)

Bizim minik beybi doğduğundan bu yana suyu neredeyse hiç sevmedi:)) Bir türlü anlaşamadı su ile :)

Geçen sene 8 ve 10 aylık iken gittiğimiz tatillerde suya alışması çok kolay olmuştu ama tatil dönüşü yine banyolarımız çığlıklar içinde devam etti.

Uras'ı evde kimse yokken yıkamaya hiç mi hiç cesaret edemezdim hani şöyle kucağıma alıp beraber duşun altına girmek bile bana imkansız gelirdi:(( Kendini öyle yerden yere atar ki korkumdan ne yapacağımı bilemezdim bile o derece 

Taa kiii bugüne kadar :))

Bugün ana oğul bir ilki başardık , evde yalnız başımıza iken beraber duş aldık.Önce anne sonra da bebek :))

Uras önce bir süre bebek arabasında oturarak oyuncakları ile oynadı bende fırsat bu fırsat hemen duşumu aldım tam hadi çıkayım derken bi cesaret geldi bir yerlerden , bence yapabiliriz dedim :) 

 

Yavaş yavaş onu soymaya başlarken Uras bir yandan vız vız söylenmeye başladı ama  yine bu fikrimden caymadım bildiğimi okumaya devam ettim :))

Suyun altına girdiğimizde vızvızı aynen devam etti :)) Hatta ara ara artarak :) Ama yine de beklediğim o sert tepkileri vermedi ve biz ana oğul beraber yeni bir şeye imza atmış olduk :))

Temiz cicilerimizi giydik saçımızı taradık 

Hazırız :))

Durum şu kiiii büyüyoruz hem de beraber :))) Sanırım bebek büyüdü , anne de büyüdü :))

Sevgiyle ....

Bebeğim ilerde bu satırları güle oynaya okumak en büyük dileğim , iyi ki varsın 

Anne-Oğul Bodrum Tatilimiz (Bebekli Tatil)

Yalan yok !!!

Hayatımın en güzel tatilini yaptım hem de en sevdiğim yerde en sevdiğim ile :)))

Doyabildin mi deseniz doyamadım :(

Babamızın iş seyahati için Bodrum'a gideceğini duyar duymaz " işte oğlum ile başbaşa tatilim" dedim :)) 

Bayağı sancılı olsa da neyse ki sonunda tüm engellere rağmen organizasyon yapılmış hazırlıklar tamam ve biletler hazırdı:)

Çok dinlendirici , çok huzurlu , çok dingin bir tatil geçirdim şu 5 gün. Anne olmanın tadına sanki daha bir çok vardım.

Hiç yormadı beni minik oğlum tabii ara sıra kızdırdı ama genel olarak böyle uyumlu bir cocuk  yetiştirdiğim için kendimle ve yetiştirdiği için annemle gurur duydum desem yeridir. 

Uras genel olarak bebekliğinden bu yana çok uyumlu bir çocuktu.Bebekliğinden bu yana sokak gezmemiz çok olduğundan olsa gerek sokakta , avm de vb yerlerde oldukça uslu ve uyumlu. En güzel özelliğinden biri kendi başına vakit geçirebiliyor olması kii işte o yüzden dinlenebildim bu tatil:)

Mesela eline kitabını alıp 15 ila 30 dakika arasında oyalanabiliyor ondan sıkıldığında ışıklı ve müzikli puset oyuncağı ile vakit geçiriyor sonrasında ise iPad de puzzle yapmak ile meşgul ki bu en çok keyif aldığı noktalardan biri :))) Dönüşümlü olarak zevk aldığı şeyler ile ilgilendi mi benim işimde biraz kolay oluyor tabii :)

Ilk gün oğlum ile bodrum merkezde bol bol turladık yol yorgunu olsa gerek uzun uzun uyudu bizim sarı kafa :)) 

2.gün de hava biraz serin gibiydi denize girmeye pek cesaret edemedim o yüzden merkezde biraz turladıktan sonra otelde havuzdan yararlandık.Gerçi yararlandım desem daha doğru olacak kiii Urasın su ile arası hiç yok :)) 

3.gün dolmuş ile Bitez turu :)))

İşte Uras'in ayaklarının bu yaz ilk suya girişi :)

4.gün Torba'ya gittik henüz tam olarak sezon açılmamış , kalabalık değildi, Torbayı hiç bilmediğimden plaj seçimini de iyi yapamamış olabilirim pek de emin değilim yani :( Bir gün önce suya ayağını sokan cocuk bütün gün şezlong da oturdu desem :))) Ayağını bile sokmadı :))

5.gün hem dönüş günümüzdü hemde otelimizi boşaltma zamanı ....

Oteldeki eşyalarımızı sabah babamız almıştı işe giderken biz kahvaltımızı edip otelden öyle çıktık doğru içmeler 'e... 

Dönüş yoluna geçtik ....

Bu tatil de böylecene bitti:(

Polyester Boyama

Şu aralar en sevdiğim şey :))

Polyester boyama :))

Balkonda kendime bir güzel yer yaptım nasıl zevkli nasıl :))

Gayet basit hemde :))

Çok moda şu aralar özellikle İg de herkes bu iş peşinde 1,5 tl ye alınan çay tabaklarının 10-12 tl ye satılıyor olması ise açıkcası benim tarafımca kabul edilesi bişi değil :(( 

İşte bende çay tabağı ile başladım şimdi çerçeve boyuyorum kiii çerçeve boyamak  harika bişi çok zevkli :)

Bunun için de fırça ve akrilik boya lazım 

Eminönü'nde bulabilirsiniz yada hobi malzemeleri satan dükkanlarda , hatta internetten bile online alabilirsiniz :))

18 Aylık

Günlerden 22 Nisan :)

Ege Uras bugün tam 18 aylık olmuştu 

Onunla birlikte büyüyen , instagram sayesinde tanıdığımız çok tatlı bir arkadaşı vardı yatıya bizde :)

Ilk piknik diye yola çıkıp gece pikniği deyip arkasından ise yaptığımız pasta ile beraber pikniği çocuklarının 18 ay yani 1,5 yaş partisine çevirdik :)) Anneciğim ve sevgili İg nin bana kazandırdığı güzellik 

@ninakirilova sevgili Naz da bizimleydi.Laf aramızda enerjisine hayranım :)

Istikamet Fenerbahce ; 

Hazırlıklar 

Parti başlasınnnnnn

Uras&Uras 

Ikisi de 18 aylık 

Aralarında sadece 5-10 gün fark var . Uras sanırım 3 aylıktı onları instagramda bulduğumda o yüzden beraber büyüdüler benim gözümde :)

Park ın o gece ışıklarının yanmaması bir Kadıköylü olarak bizi hayal kırıklığına uğratsa da pastamızı kesmemize engel olamadı , burada karnımızı doyurup daha aydınlık başka bir parkdan yana kullandık şansımızı :) Ve 1,5 yaş pastamızı orda kestik 

Ve geriye çok da güzel bir anı kaldı :))

Ikea Çerçeve Boyama

Ohhh sonunda ikea çerçevelerimi boyadım bitti hatta astım bile , diğer boyadığım çerçeveler de diğer odalarda yerini bulacak :))

Bunun için ne gerekli peki 

1-Akrilik boya ben cadence marka kullanıyorum 

2-Ince uçlu bir fırça ve Pon pon fırça 

Hepsi bu kadar :)) 

Ben yaptım köşeme astım bile şimdi sıra diğer köşede :))

Kanaviçe 2

Sevdimmmm ben bu işi 

Doğal terapi vallahi bir de bol vakit olsa kimseler tutamaz beni :))

Yeni dergiler aldım bu ara inanılmaz güzel şeyler buldum günün birinde mutlaka yapacaklarımı ise ayrıca not ettim 

Böyle minik bir ev yaptım ki kapı girişinde çerçevelerin içinde bizi karşılasın istedim:)) 

Kapak Yıldızı - Bebeğim ve Biz Dergisi

11 aylık olmak üzereydik kiii Palladium da gezerken bir bayan geldi yanımıza önce Uras'ı sevdi sonra dergi kapağında yer vermemizi istermisiniz diye sordu , kartını verdi.

O kişi bebeğim ve biz dergisinin genel yayın yönetmeni Sevil Taner'di.

Eve döndükten sonra babamız ile konuştuk ve ilerleyen yıllar için çok güzel bir anı olacağına karar verdik ve kararımızı  Sevil hanım ile paylaştık.Hemen birkaç gün sonra dergi kapağı için çekim yapıldı ve 22 Ekim olan doğum günümüzü hafta sonu dolayısıyla 26 Ekim'de kutlarken aynı gün dergi de raflarda yerini aldı hepimize bir doğum günü hediyesi olmuş oldu :)) 

Gerçi hani derler ya şöhretin bedeli ağırdır  diye :) Biz de şöhretin bedelini ağır ödedik Uras fotoğraf çekimleri sonrasında 3-5 gün içinde çok ciddi ilk hastalığı ile tanıştı " bronşiolit "

Onun hikayesini de ayrıca yazarım

Sevgiyle ,

Canım oğlum seni çok seviyorum :)

6.hastalık

Uras içinde bulunduğumuz ayın 22'sinde tam 1,5 yaşında olacak yani 18 aylık

Zaman öyle hızlı akıp geçiyor ki bazen geriye dönüp baktığımda zaman beni korkutuyor.Zaten bu annelik beni paranoyak yaptı gitti.Son zamanlarda instagramda olsun, bulunduğumuz şehirde olsun yaşanan birtakım ölümler beni çok etkiledi:( Çok da bunlarla ilgili yazmak hatta bunları düşünmek istemiyorum :( Sadece şunu diyebilirim ki , Allah kimseyi çocuğu ile sınamasın :(( Sabır versin:(

.........................

İşte ne diyordum 18 aylık olmak üzereyiz :) Allahım uzun ömürler versin.11 aylık iken geçirdiğimiz bronşiolit dışında hiçbir hastalık ve özellikle yüksek ateş ile tanışmayan biz 10 gün önce yüksek ateşin tavan yaptığı bir hastalık ile yüksek ateşi tanıdık :( 

Hastalığın adı 6.Hastalık

Adını sık sık duyduğumuz ve aslında bir o kadar basit ,hiçbir zararı olmayan o ateşli hastalık 

Gerçi 41 derece ateşi gördüğünüz de pek soğukkanlı olamıyorsanız vay halinize :) Annem yanımda olmasaydı bende herhalde pek soğukkanlı olamazdım.Çünkü çok sinsi bir hastalık zaten gizli bebek hastalığı diye geçiyor, ne zaman ki döküntüler başlıyor o zaman net teşhis konuyor.

İşte uykusuz gecelerimiz yakın arkadaşı oldu 6.hastalık :)) Urasın ateşini düşürebilmek için şurup ve fitil dışında hiçbirşey yapamadık sadece soymak ile yetindik üstünü başını:( Çünkü ıslak mendille elini yüzünü alnını silmeme bile tepki gösteriyordu , duşa sokabilmemiz mümkün değildi , ateşli olduğu anlarda çocuğu ağlatmanın da ateşi yükselteceğini okumuştum daha önce , netice de hayırlısı ile hastalıktan kurtulduk bende uykularıma kavuştum:)

Hastalığın Bizde ki seyri ; 3 gün boyunca yüksek ateş , 4.gün yüz ve vücutta isilik şeklinde döküntü sonra ki gün ise hiçbirşey kalmamıştı döküntülerden.6.hastalık geçiren çocuklar bu hastalığa karşı bağışıklık kazanırmış hadi hayırlısı...

Not : Blog yazısı metrobüs de yazılmıştır :)